Banknot Tasarımının Arkasındaki Sanat Ve Sembolizm

Sanat

BANKNOT TASARIMININ ARKASINDAKİ SANAT VE SEMBOLİZM

Para; tarih boyu gücün, egemenliğin, estetiğin, görselliğin en önemlisi de devletlerin kendilerini nasıl gördüğünün sembolü olmuştur. Üzerindeki her çizgi, motif ve renk, ulusların kendilerini dünyaya nasıl anlatmak istediklerinin aynasıdır. Paraya baktığımızda gördüğümüz sadece değer değil, aynı zamanda tarih, hafıza, kültür ve kimliğin sanatla buluşmuş hâlidir.

Müjde IŞIL

Sanat Yazarı

Beş Âkif bir saat kulesi

İki kule bir Fatih

Beş Fatih bir Mevlâna

İki Mevlâna bir Sinan

Barış Manço’nun 1988’de çıkardığı “Ful Aksesuar’88 Manço: Sahibinden İhtiyaçtan” albümündeki “Anahtar” adlı şarkının nakaratı… Manço, o dönemde banknotların arkasında fotoğrafı olan kişilerden hem bir matematik sorusu hem de popüler bir şarkı çıkarır. Daha da ilginci, Manço Fransa’da bir televizyon kanalının canlı yayınına konuktur. Spikerin ısrarlı soruları üzerine Manço, spikerden cebindeki paraları çıkarmasını ister ve banknotların üzerinde resimlerin kimlere ait olduğunu sorar. Spiker “Bu general, bu albay, bu komutan…” diyerek cevaplar. Bunun üzerine Manço Türk paralarını çıkarır; “Bu parada fotoğrafı olan kişi Mehmet Âkif Ersoy, şairdir; bu fotoğraftaki kişi Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, düşünürdür; bu fotoğraftaki Fatih Sultan Mehmed Han, adaletin sembolüdür; bu paradaki kişi ise Mustafa Kemal Atatürk’tür, “Yurtta barış, dünyada barış!” diyen kişidir. Bizim paralarımız işte bunlardır. Biz Türkler medeni insanlar olduğumuz için paralarımızın arkasına şairlerimizin, düşünürlerimizin, bilim insanlarımızın fotoğraflarını bastık.” diyerek spikere yanıt verir.

ULUSU TEMSİL EDEN GÜÇLÜ BİR SEMBOL

Bir banknotun tasarımı uzun ve disiplinler arası bir süreçtir; tarihçiler, sanatçılar, grafikerler ve güvenlik uzmanları bir arada çalışır. Tasarımın en önemli görevi taklit edilemez olmaktır; bunun için hologram, filigran ve mikro yazı gibi güvenlik öğeleri kullanılır. Ancak tüm bu teknik detayların ötesinde, banknot ulusu temsil eden güçlü bir semboldür. Üzerindeki savaş kahramanları, bilim insanları ve sanatçılar devletin değerlerini yansıtır. Renkler de mesaj taşır; yeşil istikrarı, kahverengi kökleri simgeler. Tipografi ise resmiyet ve modernlik arasındaki dengeyi sağlar.

TAHTIN VE KUDRETİN İZLERİ: TARİHTE PARANIN SEMBOLİK ANLAMLARI

Para tarih boyunca güç, egemenlik ve devlet kimliğinin simgesi olmuştur. İlk para basımı bu topraklarda, MÖ 7. yüzyılda Lidyalılar tarafından yapılmış, sikkelere işlenen aslan kafası gibi tasvirler iktidarı temsil etmiştir. Antik Yunan şehir devletlerinde ise tanrı veya tanrıça betimleri ön yüzeyde, kent sembolleri arka yüzeyde yer alarak bağımsızlığı vurgulamıştır. Modern banknotlardaki portre, motif, renk ve yazı seçimi ise toplumsal belleği şekillendiren bilinçli tasarım kararlarının sonucudur.

Orta Çağ’da sikkelerin durumu çok karışıktı, kardeş kavgaları, iktidar yarışları ve savaşların izleri madeni paralara da yansıyordu. Daha yakın dönemde Selçuklular zamanında basılan örneklerde hükümdarların resimlerini görmek mümkündür. Hatta bazılarına atlı süvarilerin avlanma sahneleri dahi işlenmişti. Bu da devletin askerî gücünü ispatlama gayretinin öne çıktığını gösterir. Osmanlıların en güçlü dönemine gelindiğinde ise güç ve dinginlik paraya da yansır. Örneğin Kanuni Sultan Süleyman’ın Edirne’de darp edilmiş (basılmış) altın sikkesinin ön yüzünde; “Daribün Nadri, Sahib-ül izzi ven nasri fil berri, vel bahr”, arka yüzünde “Sultan Süleyman Şah bin Selim Han azze nasruhû, duribe Edirne fi seneti 926” yazmaktadır. Bunlar “Bu altını darp eden izzet sahibi, karada ve denizde Allah’ın yardımına mazhar, Sultan Selim Han’ın oğlu Sultan Süleyman Şah, Allah onu aziz yardımları ile galip kılsın.” anlamında dua ve iktidar cümleleridir. Dolayısıyla Osmanlı’da para hem padişahın imzasını hem de tahta başarılı olması için temenniyi yazıyla simgeler.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NDE PARANIN YOLCULUĞU

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk banknotları olan E1 Emisyon Grubu banknotlar, 5 Aralık 1927 tarihinde dolaşıma çıkmıştır. O günden bugüne sivil giyimli Atatürk resminin kullanıldığı banknotlarda en çok görülen şehirler Ankara ve İstanbul; en çok kullanılan renkler ise yeşil ve kahverengi olmuştur. Cumhuriyetin kuruluşunun ardından çıkartılan emisyon gruplarında yeni kurulan devletin simgelerine ve yapılan atılımlara vurgu yapılır. Banknotlarda ilk TBMM binası, Ankara Kalesi gibi desenlerle Cumhuriyetin yeni başkenti Ankara vurgulanır. 1942-1947 yılları arasında dolaşıma çıkan Üçüncü Emisyon Grubu banknotların tamamında ise ön yüzde Atatürk yerine dönemin Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün portresi yer alır. İlk iki emisyon grubunda yer verilen binalardan vazgeçilerek köylü figürleri, ülkenin en önemli ihraç kalemlerinden biri olan üzüm; sanayileşmeyi anlatan sanat okulunda makine başında çalışan öğrenciler ve izciliği özendiren figürler kullanılır. Dördüncü Emisyon Grubu banknotların ön yüzünde yine İsmet İnönü’nün portresi yer alırken, arka yüzlerinde ise Sultan Ahmet Çeşmesi ve Rumeli Hisarı gibi İstanbul’un tarihî eserlerine yer verilir. 

1950’lerin başında basılan Beşinci Emisyon Grubu banknotlarda Atatürk’ün resmi yeniden ön yüzde yer alırken mor rengin ağırlıkta olduğu görülür. Altıncı Emisyon Grubu’nda Cumhuriyetin 50. yılında törenle açılan Boğaziçi Köprüsü yer alır. Banknotlarda yeşil renk ağırlıktadır. 1979 yılından itibaren dolaşıma verilmeye başlanan Yedinci Emisyon Grubu banknotlarının arka yüzlerinde Fatih Sultan Mehmet, Mimar Sinan, Mevlâna ve Mehmet Âkif Ersoy gibi Türk tarihinde yer bulan şahsiyetlerin yanı sıra Anıtkabir ve Çanakkale Şehitleri Anıtı gibi tarihsel öneme sahip anıtlarımız da yer alır. Afşin-Elbistan Termik Santrali, Şanlıurfa Atatürk Barajı gibi önemli projeler de dönemin öne çıkan sanayi hamlesini vurgulamak için kullanılır. Sekizinci Emisyon Grubu, yedinci ile aynı tasarıma sahiptir. 1 Ocak 2009 tarihinde dolaşıma çıkan ve bugün kullandığımız Dokuzuncu Emisyon Grubu banknotlarının en önemli güvenlik özelliği, paramızda ilk kez holografik şerit folyo olmasıdır. Arka yüzde yer alan renk değiştiren şerit ile görme engelli vatandaşlarımıza yönelik yapılan ve Braille alfabesi ile kupür sıralarını belirten kabartma baskılar da bir başka yenilik olarak sunulur. Farklı renklerdeki banknotların arka yüzlerinde Aydın Sayılı, Cahit Arf, Mimar Kemaleddin, Fatma Aliye, Itrî ve Yunus Emre gibi ülkemizin bilim, kültür ve sanat hayatında yeri olan kişilerin portreleri bulunur.

BANKNOTLARIN ÜZERİNDEN GÜNÜMÜZ DÜNYASINA BAKMAK

İngiltere’de sterlin banknotları Winston Churchill (5£), Jane Austen (10£), J.M.W. Turner (20£) ve mucitler James Watt–Matthew Boulton (50 £) gibi tarihî figürlerle tasarlanır. ABD dolarlarında ise George Washington’dan Benjamin Franklin’e uzanan kurucu liderler ve başkanların portreleri yer alır. Japon yeninde 10.000’likte Fukuzawa Yukichi, 5.000’likte İchiyou Higuchi, 1.000’likte Doktor Hideyou Noguchi görülür. Kanada dolarlarında Laurier, Desmond, Kraliçe II. Elizabeth, Mackenzie ve Borden gibi politik figürler bulunur. Euro banknotları mimariyi temsil eden köprü ve kemerlerle ortak kimliği öne çıkarırken; Hindistan rupilerinin tümünde Mahatma Gandi portresi yer alır.

Kısacası, dünya üzerinde binlerce yıl öncesinden günümüze uzanan süreçte para ister sikke ister banknot olsun, yalnızca bir ödeme aracı değil; ülkelerin tarihî kimliğini, kültürel değerlerini ve topluma yön veren simge isimlerini geleceğe taşıyan güçlü birer semboldür.