Cildinizi Güneşten Koruyun

Sağlık

CİLDİNİZİ GÜNEŞTEN KORUYUN

Güneşin verdiği zararlar gün geçtikçe birikir. Her ne kadar deniz kenarındayken, yani doğrudan güneşin altındayken, güneş koruyucusu kullanmak önemli olsa da, asıl tehlikeyi bir yaşam boyu biriken hasarlar oluşturur. Güneş ciltte cildi tahrip eden atıklar olan serbest radikallerin ortaya çıkmasına neden olur.

UZMAN DR. SİNAN İBİŞ
Özel Flavius Poliklinigi
sinanibis@flavius.com.tr

GÜNEŞ KORUYUCULARINI HER ZAMAN KULLANMALIYIZ

Güneş cilt kanserinin bir numaralı nedenidir, çünkü en yaygın kanser türü cilt kanseridir. Güneşe çıkmamanın
dışında her gün güneş koruyucusu sürmek kansere ve erken yaşlanma belirtilerine karşı korunmanın bir
numaralı yoludur. Birçok kişi güneş koruyucu ürünleri sadece denize gittiği zaman kullanır. Onlar cildin ancak
doğrudan güneş altındayken koruyucuya ihtiyaç duyduğunu sanarak yanılıyorlar. Güneşin verdiği zararlar gün
geçtikçe birikir. Her ne kadar deniz kenarındayken, yani doğrudan güneşin altındayken, güneş koruyucusu
kullanmak önemli olsa da, asıl tehlikeyi bir yaşam boyu biriken hasarlar oluşturur. Güneş ciltte cildi tahrip eden
atıklar olan serbest radikallerin ortaya çıkmasına neden olur.

Serbest radikaller aynı zamanda dengelenme ihtiyacı içinde olan ve bu nedenle etrafa saldıran dengesiz oksijen
bazlı atom veya moleküllerdir. Bu saldırgan radikal atomlar dengeye kavuşmak için elektronlara ihtiyaç duyarlar
ve bu elektronları hücre zarlarından veya hücresel DNA’lar gibi cildin önemli yapı taşlarından koparıp alırlar.

DNA değiştirildiğinde hücre yenilenme “planı” da değişir. Böylece kanser için biyokimyasal bir zemin
hazırlanmış olur. Ayrıca bu radikaller biyokimyasal yangılar için bir domino etkisi başlatarak bunların sonucunda
kendini yok eden enzimlerin ortaya çıkmasına neden olurlar. Bu enzimler cildin betonarmesini oluşturan
kolajen, elastin ve hyalüronik asidi yok ederler. Cilt için hayati önem taşıyan bu bileşenlerin sürekli olarak yok
edilmesi yaşlanma olarak nitelediğimiz belirtileri doğurur: kırışıklıklar, ciltte elastikiyet kaybı (sarkmalar), pürüzlü
cilt yüzeyi, incelme. Bu hasarlar yıllarca gizli kalabilir, ama sonunda güneşin zaman içinde neden olduğu
hasarlar kırışıklıklar, pürüzlü cilt dokusu, sarkmalar ve bazen de cilt kanseri ve anormal cilt büyümeleri olarak
ortaya çıkıverir.

DIŞARI ÇIKMADIĞIM HALDE NEDEN GÜNEŞ KREMİ SÜRMELİYİM?

Normal bir iş gününü düşünün. Arabanıza binip işinize gitmek üzere yola çıkıyorsunuz. Sonra park edip yürüyerek ofisinize gidiyorsunuz ve çalıştığınız süre boyunca cam kenarında oturuyorsunuz. İşten çıkınca yine yürüyerek otoparka gidiyorsunuz, eve varınca köpeğinizi gezdiriyorsunuz, bahçede çocuklarınızla oynuyorsunuz veya balkonunuzda bir bardak limonata veya ayran içiyorsunuz. Dışarıda geçirdiğiniz süreler o kadar da az değil. Bunu haftada yedi gün, yılda 52 hafta ve 20 yıl ile çarpın ve ne kadar güneşte kaldığınızı bulun. Ayrıca güneşten gelen UVA ışınları camdan geçebiliyor. Yani arabanızda otururken veya cam kenarında çalışırken de güneşin etkisi altında kalıyorsunuz. Buna dolaylı güneş etkisi deniyor. Farkında bile olmadan maruz kaldığınız bu etkiler yıllar içinde birikiyor ve bir sürü serbest radikalin ve güneş hasarının ortaya çıkmasına neden olabiliyor. En iyi önlem her sabah güneş gören her yerinize (boynunuzu, ensenizi, kollarınızı ve ellerinizi unutmadan) güneş koruyucu bir ürün sürmektir.

ÇOCUKLAR NE ZAMAN GÜNEŞ KREMİ KULLANMAYA BAŞLAMALIDIR?

Çocuklar doğdukları günden başlayarak dikkatle güneşten korunmalıdır. Bebeklere dışarı çıktıkları her defasında doktorlarının verdiği koruyucu güneş kremi sürülmelidir. Küçük çocuklarda güneş kremlerine karşı alerjiler görülebilir, bu nedenle ebeveynler doktorlarına danışmalıdır. Çocuklar tıpkı dişleri fırçalamak veya yıkanmak gibi, güneş kremi sürmeleri konusunda da eğitilmelidir. Güneş kremini nasıl sürecekleri gösterilmeli ve bunun yüzmeye gitmenin veya dışarıya çıkmanın doğal bir parçası olduğu anlatılmalıdır. Küçükken edinilen alışkanlıklar ileri yaşlarda büyük farklar yaratabilir.

UVA İLE UVB GÜNEŞ IŞINLARI ARASINDAKİ FARK NEDİR?

Güneş, ışığı bir yelpaze şeklinde yansıtır. Bu yelpazenin belli bir bölümü dünyaya ulaşıyor ve cildimizi etkileyebiliyor. Ultraviole A ve B ışınları cildimizi olumsuz yönde etkileyen iki tip ışındır. Ultraviole B (UVB) ışınları kısadırlar ve epidermisin bazal tabakasına kadar ulaşırlar. UVB ışınları güneş yanıklarına neden olurlar ve pek çok kanser türlerini de tetiklediklerine inanılmaktadır. Ultraviole A (UVA) ışınları ise daha uzundur ve dermisin derinlerine nüfuz edebilirler. Bu ışınların cildin dermis tabakasına büyük zarar verdiklerine ve DNA hasarları ile ve cilt kanserinin en ölümcül türü olan melanomanın oluşmasından sorumlu olduklarına inanılmaktadır. Daha önce de belirttiğimiz gibi UVA ışınları cam pencerelerden geçebilmektedir.

GÜNEŞ KORUYUCULAR CİLDE NASIL ETKİ EDİYOR?

Güneş koruyucularının içindeki maddeler UV ışınlarını emerek etkisiz hale getirebiliyor veya bu ışınları fiziksel olarak cilt yüzeyinden geri yansıtabiliyor.

EN İYİ KORUMA NEMLENDİRMEDİR

Her ne kadar cildimizi özellikle güneşli havalarda güneşten korumak için güneş koruyucuların kullanılması önemli olsa da en önemli cilt koruması cildi nemlendirme ve cildin nem kapasitesini artıracak formülleri düzenli olarak kullanmaktır.