Sıfır Atık Bilinciyle Sanat

Sürdürülebilirlik

SIFIR ATIK BİLİNCİYLE SANAT

Sürdürülebilirliği yaşamın her alanına uyarlayabiliriz. Sanata bile… Sıfır atığı hayat felsefesi hâline getirip sanatla harmanlayarak hayatımızı renklendirebilir, böylece daha yaşanılası, daha keyifli ve daha sürdürülebilir bir hayata sahip olabiliriz.

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK UYGULAMALARI ÇEVRE VE ENERJİ YÖNETİMİ BÖLÜMÜ
tarafından hazırlanmıştır.

Sanatın yolculuğu bir kâğıt parçasıyla başlar, sonra boyanır, renklere bürünür ve sanatçının hayallerini nakşedecek hâle gelir.

Günlük hayatımızdaki yaşam tercihlerimiz ve kararlarımızın doğaya etkisi her geçen gün artıyor ve biz hep daha fazlasına ihtiyaç duyuyoruz. Daha çok üretip, daha çok satın alıyor ve çabuk tüketiyoruz. Bu tüketim alışkanlıklarımız maalesef dünyanın taşıyabileceğinden daha fazla atığa, israfa ve kirliliğe neden oluyor. Doğayı korumak ve bu gidişatı tersine çevirmek için her alanda yapabileceğimiz çok şey var.

YAŞAMIN HER ALANINDA ‘SIFIR ATIK’ FELSEFESİNİ BENİMSEYELİM

Kullanılmış eşya ve ürünlerden artakalanları kalanları yeniden kullanılabilir hâle getirmeyi ve minimize etmeyi amaçlayan “sıfır atık” uygulamasını bu sorunların çözüm kaynağı olarak kabul edebiliriz. Peki sıfır atık felsefesini hayatımızın her alanında kullanabilir miyiz? Evet. Faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik esasına uydurarak yaşamın her alanına uyarlayabiliriz.

İklim krizinin etkilerinin her geçen gün artarak hissettiğimiz bu dönemde sürdürülebilir bir yaşama daha fazla yönelmemiz ve tüketim alışkanlıklarımızı gözden geçirmemiz gerekiyor.

Faaliyetlerimizi sürdürülebilirlik esasına uydurarak yaşamın her alanında uygulayabiliriz.

Sanatta bile…

SÜRDÜRÜLEBİLİR SANAT

Gelin bu konuyu somut bir örnekle, bizden birisiyle ele alalım. Bankamızın Destek ve Satınalma Hizmetleri Daire Başkanlığı Sürdürülebilirlik Uygulamaları Çevre ve Enerji Yönetimi Bölümü’nde görev yapan çalışma arkadaşımız Zeyneb Şeyma Atayman aynı zamanda minyatür, illüstrasyon ve tezhip sanatlarında üretimlerini sürdürüyor. Eserlerinde sıfır atık felsefesi doğrultusunda mutfak atıklarından elde ettiği renkleri ve el yapımı ürettiği kâğıtları kullanıyor; doğallığın ve özgünlüğün bir sanatçıya sanatın kapılarını açan en temel unsurlar olduğunu belirtiyor. Böylece sürdürülebilirliği yaşamın her alanında uygulanabileceğini bize gösteren Zeyneb; her çizgi, her çiçek ve her renk, sanatçının ruhundan kopup kâğıda yansımalı ilkesiyle çalışmalarına devam ediyor. Bu çalışmalarında çoğunlukla geleneksel yöntemlerle elde edilmiş kâğıtlar kullanıyor.

SİZ DE EVDE KÂĞIT YAPABİLİRSİNİZ

Sanatın birçok alanında kullanılan bu el yapımı kâğıtları, kullanılmış kâğıtlardan olduğu kadar saz yaprakları, ağaç yaprakları, bambu, taş, pirinç ve yumurta kabuklarından elde etmek de mümkün.

Geleneksel kâğıt yapımı yöntemleri, bir baskı gibi özel ekipman gerektirse de alternatifleri var. Yeni başlıyorsanız veya az miktarda el yapımı kâğıt üretmek istiyorsanız, kâğıt hamuruna dönüştürülen basit ev gereçleri ve atık kâğıtları kullanarak evde kolayca kâğıt yapabilirsiniz.

GIDA VE YİYECEK KABUKLARINDAN DOĞAL BOYA

Günlük yaşantınızda kullandığınız gıdalardan ve yiyecek kabuklarından faydalanarak doğal bir boya elde edebilir, hazırladığınız kâğıtları birer mücevhere dönüştürebilirsiniz. Tıpkı Zeynep gibi…

En yaygın kullanılan doğal boyalar özellikle mutfakta kullandığımız ve çöp olarak gördüğümüz organik atıklar, çeşitli baharatlar, doğadaki bitki ve çiçeklerin büyülü renklerinden elde ediliyor. Ceviz kabuğu, tütün, kuşburnu, çay, granül kahve gibi boyar maddeler, yakın geçmişte ve günümüzde kâğıt boyamada en çok tercih edilenler. Nar kabuğu, soğan kabuğu, ceviz kabuğu, kırmızı lahana, kına da yaygın olarak kullanılıyor.

NASIL YAPILIYOR?

Bu malzemelerden hangisi kullanılmak isteniyorsa kaynatıldıktan sonra soğutuluyor ve bir tekneye boşaltılıyor. Daldırma yöntemiyle tekneye yatırılan kağıtların her iki yüzü de boyanıyor. Boyanan kâğıtlar tekneden çıkarıldıktan sonra kurutma alanının üzerine alınarak kurutma rafında kurutuluyor. Ortaya birbirinden güzel renkler çıkıyor. Örneğin; nar kabuğundan safran rengi, soğan kabuğundan açık sarı, ceviz kabuğundan açık fildişi, demlenmiş çaydan açık kahverengi, kahveden sütlü kahve rengi, kırmızı lahanadan gelincik, kuşburnu ve hibiskustan mavi renk elde ediliyor.

MİNYATÜRLER

Tamamen doğal maddelerle renklendirilen kâğıtlar hem doğanın renklerinin sanata yansıması hem de kimyasal kullanımının azaltılması açısından büyük önem taşıyor. Bu yöntem geleneksel sanatın birçok alanında kullanıldığı gibi minyatür sanatında da tercih ediliyor.

Minyatürler; kendine has boyama tekniği ve anlatım dili ile kâğıda çok ince işlenmiş, küçük boyutlu resimler. Gözün bile zor seçebildiği fırça darbeleriyle zerreden bütüne geçişler bir eseri meydana getiriyor. Doğadan ilhamla kâğıda dökülenler kimi zaman bir kuş kimi zaman bir gökyüzü kimi zaman da farklı tasarımlarla nesneler bütünü olarak karşımıza çıkıyor.

İLLÜSTRASYONLAR

İllüstrasyon ise resim sanatının abartılı ya da doğada benzeri görülemeyecek ve deneysel olarak kurgulanamayacak kompozisyonların resmedilmesi anlamına geliyor. Gerçekçi resim sanatının bir dalı sayılabilir. Genellikle reklam, eğitim ve fantastik anlatımlara destek olarak çiziliyor veya bizzat kendisi sanatsal çalışma olarak tasarlanıyor.

Sonuç olarak sıfır atığı hayat felsefesi hâline getirmek, sanat ile harmanlayıp hayatımızı renklendirmek, böylece daha yaşanılası, daha keyifli ve daha sürdürülebilir bir hayat mümkün.